Şike Soruşturmasında Bir Tane Hakem Yok


Hani, 'Hakemler şerefsizdi, kara gömlekliydi'.

'Vicdansızdı, ahlaksızdı, maç satardı' hani.

Cevap versenize, alooo orda mısınız ?.

Yıllardır bu sıfatları yakıştırdınız hakemlere.

İnandınız her söylenene, yazılana safça, salakça.

Hakemi tanımazsınız, karakterini bilmesiniz ama.

Karalamakta üstünüze yoktur, ispatınız nerde ?.

Delil yok, ispatlanan yok sadece laf salatası.

Bakın yine şike ve bahis lafları yazılmaya başlandı.

Mahkemeler patır patır futbolcu topluyor.

Gözaltına alınanlar, sorguya çekilenler, ifadeleri alınanlar.

Birer birer adaletin sağlanması için, 'fikirlerine başvuruluyor'.

Hakem camiası da 'sütten çıkmış akkaşık' değil.

Onların da içinde, çürük elmalar vardı, hem de kurtlusundan.

Dı çünkü, temiz ve dürüst hakemler, onlara yaşam hakkı tanımadı.

Hala böyleleri var mı bilemem, ancak sanmıyorum.

Olsydı duyardık, bilirdik, yazardık.

Yalakası, çanak yalayıcısı, şakşakçısı her dönemde vardır hakem camiasının.

Onlar bile maç satma adiliğine tenezzül edemez, kellesini uçururlar.

Hırsız değil sadece arsızdır onlar o kadar.

Böyle tipler, şimdi de var, yarın da olacak.

Ancak durun bir dakika, iyice bakın, gözlerini dört açın.

Bakın bakalam ne görüyorsunuz, soruşturmanın içine.

Ne eksik, hakemler tabii ki.

Futbolcu bol miktarda var ama, bir tane hakem yok.

Uğraşmayın, bulamazsınız.

Niye hiç düşündünüz mü ?.

Bu futbol aleminin en temizi, temiz kalabileni hakemler de ondan.

Dürüst hakem, ahlaksızla, sahtekarla maça çıkmak istemez.

Çıkmaz, en kısa zamanda onun kellesini uçurmanın yolunu bulur.

Maç satmaya kalkan hakemin eli ayağına dolanır, yapmaz, yapamaz.

Futbolcu, menfaat icabı birbirini kollar, onun atacağı gole muhtaç olabilir.

Kendi dürüst olsa bile, yılan ona dokunmuyorsa kılını kıpırdatmaz.

Hakemler ise birbirlerini asla affetmez, çırasını yakar yanlış hareketinde.

Hata her zaman vardır, olacaktır da.

Hata yapan hakem ile maç satanı aynı kefeye koymak da, bir bakıma adiliktir, şerefsizliktir.

Daha doğrusu 'hata yaptı diye, maçı satmıştır' imasında bulunmak ilkel bir kendini aklama savunmasıdır.

Adı geçenlere bakıyoruz, içlerinde öyleleri var ki.

İnanmak istemiyorum, inşallah öyle birşey yapmamışlardır, umudum bu.

Ancak diğerlerine bakıyorum ki, aman Allah'ım.

Her yenilgide faturayı hakeme kesenler onlar.

Gazetelere hakemler hakkında suçlayıcı, kanıtsız, mesnetsiz beyanat veren onlar.

Konuşma özgürlüğü olmayan hakemi, kağıt üzerinde satanlar yine onlar.

Bildikleri tüm olumsuz sıfatları hakemlere yükleyenler.

Şimdi tıpış tıpış mahkemeye gidiyorlar.

Eee ne demişler Allah'ın sopası yok.

Alma mazlumun ahını çıkar işte böyle, aheste aheste.

  
 










METİN AYDINOĞLU

0 yorum: